Ağustos ödemeler dengesi verileri güçlü turizm sayesinde (rekor ithalata rağmen) cari açığın sınırlı kaldığını, güçlü finansman ve net hata noksan girişi ile rezervlerin 10,8 milyar dolar arttığını gösteriyor. Geçtiğimiz döneminin yüksek frekanslı öncü verilerinde rezervlerde bu boyutta bir artış zaten görüyorduk. Rezerv artışında kaynağı bilinmeyen sermaye hareketlerinin payı Temmuz ayına göre ufalsa da, net hata noksandan giriş ilk 8 ayda cari açığın %71’ine denk geliyor.
Yılın sekizinci ayında cari açık 3,1 milyar dolar (Temmuz: 4,1 milyar dolar) ile İş Yatırım (3,6) ve piyasanın (3,3) tahminlerinden çok daha düşük geldi. Altın ve enerji dışı cari fazla 6,3 milyar dolar (Temmuz: 3,7) ile Ekim 2019’dan bugüne en yüksek seviyede. Tahminimiz ve gerçekleşme arasındaki sapma beklediğimizden çok daha güçlü turizm gelirinden kaynaklanıyor.
12 aylık birikimli bakıldığında, cari açık 37,1 milyar dolardan, 40,9 milyar dolara, çekirdek cari fazla (altın ve enerji hariç) 39,9 milyar dolardan 41,2 milyar dolara yükseliyor. Cari dengede çekirdek-manşet ayrışması hız kesmeden devam ediyor.

Ağustos cari dengesinin alt kalemlerine baktığımızda 9,7 milyar dolarlık dış ticaret açığı ve 0,7 milyar dolarlık gelir çıkışına karşı 7,2 milyar dolarlık hizmetler fazlası görüyoruz. Hizmetlerde turizm güçlenmeye devam ediyor. Turizm kaynaklı brüt döviz girişleri salgın öncesi 2019 Ağustos seviyesinin %122’sine denk geliyor. Bu oran 2022’nin ilk sekiz ayı için %115. Yüksek enerji fiyatları ile Orta Doğu’nun zenginleşmesi ve Rus turistin Avrupa’ya girişinin zorlaşması turizmi olumlu etkilemeye devam ediyor.
Ağustos ayında finans hesabından 9,9 milyar dolarlık giriş gerçekleşti. Aktör bazında bakıldığında bankalardan 4,1, şirketlerden 3,2, Merkez Bankasından 2,1 milyar dolar giriş dikkat çekiyor. Alt detayları kanal bazında incelediğimizde efektif ve mevduattan 5,7 milyar dolar, kredilerden 2,4, portföyden 0,8, ticari kredilerden 0,5 milyar dolar, doğrudan yatırımlardan 0,6 milyar dolar giriş görülüyor. Rusya’dan Akkuyu santrali için gelen paranın mevduat kanalına yansıdığını tahmin ediyoruz.

Kredilerin borçlanma tarafına baktığımızda, bankalar 0,3 milyar net borç öderken, şirketler kesiminin 2,4 milyar dolar net borçlanma ile ayı kurtardığını görüyoruz. Tahvil ve kredilere beraber baktığımızda benzer bir sektörel ayrışma söz konusu. Ağustos ayında uzun vadeli dış borç çevirme oranları bankalar için %72 (2022 Ocak-Ağustos: %62), şirketler için %460 (2022 Ocak-Ağustos: %219) seviyesinde. 2021 ilk sekiz ayında bu oranlar bankalar için %85, şirketler için %151 seviyesindeydi.
Özetlemek gerekirse 3,1 milyar dolar cari açık, 9,9 milyar dolarlık finansman girişi ve 4,0 milyar dolarlık net hata noksan girişi ile birleşince ödemeler dengesinde 10,8 milyar dolarlık rezerv artışı görüyoruz. Bu sayede, ilk sekiz ayda 2,9 milyar rezerv artışı sağlanıyor. Swap hariç bakıldığında yılbaşından Ağustos ayına rezerv kaybı 2,1 milyar dolar ile sınırlı.
İthalatın 33,0 milyar dolar ile tüm zamanların rekorunu kırdığı Eylül ayında 3,6 milyar dolar civarı cari açık tahmin ediyoruz. Buna karşın 0,6 milyar dolarlık yabancı portföy çıkışı ve 4,0 milyar dolarlık eurobond itfası (hazine + banka), net hata noksan girişi ve şirket borçlanmalarıyla kısmen dengelenecek. Yüksek frekanslı veriler Eylül ayında TCMB brüt döviz rezervlerinde 3,9 milyar dolar rezerv kaybına işaret ediyor.
Avrupa ekonomisinden sert yavaşlama ve küresel enerji fiyatlarında görülen yükseliş nedeniyle Eylül sonunda cari açık tahminimizi 2022 yılı için 56 milyar dolara (2022 milli gelirinin %7,0’si) çıkardık. Tahminimiz üzerinde riskleri yukarı yönlü görüyoruz.
Serhat Gürleyen, Araştırma Direktörü
Dağlar Özkan, Ekonomist