ABD & Avrupa Hisse Senedi Piyasaları
Hisse senetleri, ekonomik riskler belirirken geçen hafta gelen makroekonomik veriler sonrası toparlanmanın abartıldığı yönündeki spekülasyonlarla kazanımlarını korumakta zorlandı.
Analistler son günlerdeki piyasa istikrarının en iyi ihtimalle “fırtına öncesi sessizlik” olarak görülebileceğini söylerken bugün ile Federal Rezerv’in 22 Mart kararı arasındaki önemli ekonomik verilerin, hisse senetlerindeki bu yılki canlanmanın raydan çıkıp çıkmayacağını veya Şubat’taki düşüşün ardından yeni bir rallinin başlayıp başlamayacağını belirlemede kilit katalizörler olacaklarını eklediler.
Cuma günkü önemli istihdam raporundan önce, Federal Rezerv Başkanı Powell’ın yarınki panelde konuşması, bu ayın sonunda yapılacak bir sonraki politika toplantısı için beklentileri belirleyecek.
ABD endekslerine baktığımızda S&P 500, seansın erken saatlerinde %1’e yaklaşan kazançlarının büyük kısmını geri vererek günü %0.07 primle sonlandırırdı. Endeksin hala 200 günlük hareketli ortalamasının üzerinde seyretmesi ise teknik olarak pozitif görülüyor. Nasdaq’da benzer bir şekilde gün içi primlerini geri vererek seansı %0.11 oranında düşüş yaşayarak kapatırken gün içi yükselişte Goldman Sachs’ın yaklaşık altı yıl sonra ilk kez Apple hisselerin satın alınmasını önermesinin ardından sıçrama yapması önemli rol oynadı. Apple hisseleri ise günü %1.85 oranında değerlenerek sonlandırdı. Dow Jones ise %0.12 değerlendi.
Sektör bazında ise Dow Jones endeksinde %0.79 ve %0.65 oranında değerlenen sırasıyla enerji ve sağlık en iyi performansı gösterirken hammadde %2.31 ve sanayi %0.85 oranında düşüş yaşayarak en kötü performansı sergilediler. S&P500 endeksinde ise iletişim servisleri %0.63 ve IT %0.57 oranında değerlenerek endeksin çok yükselen sektörleri olurken hammadde %1.66 ve takdirsel tüketim %0.61 oranında düşüş yaşayarak endeksin çok değer kaybeden sektörleri oldular.
Avrupa endekslerine baktığımızda FTSE100 %0.22 oranında değer kaybederek günü sonlandırırken Euro Stoxx 50 %0.44 ve DAX %0.48 oranında primlenerek günü sonlandırdı. FTSE100 endeksinde gayrimenkul %1.64 ve takdirsel tüketim ürünleri %1.06 oranında değerlenerek en çok primlenen sektörler olurken hammadde %2.46 ve temel tüketim ürünleri %0.63 oranında düşüş yaşayarak en kötü performansı sergileyen sektörler oldular. DAX endeksinde ise %3.75 ile gayrimenkul ve %2.28 ile IT en iyi performans gösteren sektörler olurken hammadde %1.78 oranında değer kaybederek en çok düşüş yaşayan sektör oldu.
Bugün ABD tarafında açıklanan fabrika siparişleri %1.8 oranında azalması beklenirken %1.6 oranında azaldığı duyuruldu. Bir diğer veri olan dayanıklı mal siparişleri ise %4.5 düşüş beklentisine paralel olarak geldi. Yarın piyasalar ABD toptan satış stokları, tüketici kredisi verilerini takip edecek. Ayrıca Powell’ın Salı günü Senato Bankacılık Komitesi’ne sunacağı altı aylık Para Politikası Raporu da yakından takip edilecek.
Emtia & FX Vadeli Kontratları (Futures)
Geçtiğimiz haftayı değer kaybı ile kapatan DXY endeksi haftanın ilk işlem gününde değer kaybetmeye devam etti. Seans içerisinde dar bir bantta hareket eden Dolar endeksi açıklanan ve analist beklentilerinin hafif altında kalan fabrika siparişleri verisinden sonra bir miktar satış baskısı ile karşılaşmış olsa da seans içerisinde endeks öncesindeki seviyelerine geri yükseldi. Seansa satıcılı tarafta başlayan ABD tahvillerinin seans içerisinde yaşadığı güçlü toparlanma DXY endeksinin değer kaybının önüne geçemedi, endeks %0,16 değer kaybetti ve 104,35 seviyesinde seansı tamamladı. DXY endeksi için yarın Senato’ya bir seslenecek olan Powell’ın konuşması önem arz ediyor. G-10 ülkesi para birimlerinden Dolar karşısında en çok değer kazanan para birimleri %0,41 ile İsviçre Frangı, %0,37 ile Euro ve %0,36 ile Danimarka Kronu olurken en çok değer kaybeden G-10 ülkesi para birimleri ise -%0,69 ile Avusturalya doları, -%0,59 ile Yeni Zelanda Doları ve -%0,44 ile Norveç Kronu oldu. Euro bölgesi perakende satış verisi beklentilerin altında açıklandı ve Avrupa bölgesi yatırımcı güven endeksi beklentilerin üzerinde bir düşüş yaşamasına rağmen Powell’ın konuşması öncesi EURUSD paritesi değer kazanmaya devam etti. Seans içerisinde 1.07 direncine doğru hareketlenen EURUSD paritesi 1,0694 seviyesinde momentum kaybederek kazanımlarının bir miktarını geri verdi ve günü %0,36 kazanımla 1,0673 seviyesinden tamamladı. Birleşik Krallık Şubat ayı inşaat PMI verisi beklentileri aştı ancak seans içerisinde birden fazla kez pozitif tarafta fiyatlansa da GBPUSD paritesi kazanımlarını koruyamadı ve %0,19 değer kaybederek 1,2014 seviyesine geriledi. Geçtiğimiz hafta pozitif bir performans sergileyen spot altın haftanın ilk işlem gününde değer kaybı yaşadı, ons altın %0,55 değer kaybederek $1.846 seviyesine geri çekilirken spot gümüşte değer kaybı %1,14 oldu ve ons fiyatı $21,02 seviyesine düştü. Yaklaşık 4 aydır $71-82 seviyesinde bir bant oluşan WTI ham petrol aktif kontratı Pazartesi de değer kazanmaya devam ederek 5 gün üst üste değer kazandı ve 26 Ocak itibariyle en yüksek seviyede fiyatlandı. WTI ham petrol aktif kontratı %1,12 değer kazanarak $80,57 seviyesinde fiyatlanırken Brent petrol aktif kontratı ise %0,56 değer kazandı ve $86,31 seviyesine yükseldi. Londra Metal Borsası’nda işlem gören vadeli işlemlerde alüminyum %0,96, bakır %0,70 ve çinko ise %1,46 değer kaybetti.
Eurotahvil Piyasaları
Powell’ın Senato karşısında yapacağı konuşma öncesi gelişmiş ülke tahvilleri işlem seansının ilk yarısında genele yayılan alımlarla karşılaşsa da ABD’de açıklanacak fabrika siparişi verileri öncesinde gelen satışlarla beraber seansı getiri yüzdeleri artarak tamamladı. ABD 2 yıllık tahvil getirisi 3,6 puan artarak %4,892 seviyesine yükselirken ABD 10 yıllık tahvil getirisi ise 2,8 puan arttı ve %3,979 seviyesinde fiyatlandı. Diğer gelişmiş ülke 10 yıllık tahvil getirilerinde ise Birleşik krallık 1,7 puan, Fransa 3,8 puan, Almanya 3,1 puan, İtalya 4,5 puan ve İspanya ise 3 puan arttı. Gelişmekte olan ülke tahvil getirilerinde ise gelişmiş ülke tahvillerinin aksine genele yayılan alımlar gözlemlendi. Türkiye 10 yıllık tahvil getirisi 21,6 puan azalarak %9 seviyesine gerilerken 2 yıllık tahvil getirisi 34,5 puan azaldı ve %7,876 seviyesinde fiyatlandı. Türkiye 5 yıllık ülke risk primi 31,5 puan azalarak 523,83 seviyesine geriledi.