Mart ayı enflasyonu aylık %2,3 (Şubat: %3,1) ile İş Yatırım (%2,70) ve piyasanın (%2,85) tahminlerinden çok daha düşük geldi. İTO verilerine göre İstanbul enflasyonu aylık %2,95 olarak açıklanmıştı. Yıllık enflasyon, yüksek baz etkisi nedeniyle, 4,7 yüzde puan düşerek %50,5 seviyesine geriledi.
Beklenmedik bir aylık deflasyonun yaşandığı giyim (%-1,9), yakıt fiyatlarında indirim sayesinde sınırlı artan ulaştırma (%0,6) ve iletişim (%0,6) harcama grupları manşet enflasyonu aşağı çekiyor. Buna karşın harcama sepetinde toplam ağırlığı %35’e denk gelen eğitim (%6,3), lokanta ve oteller (%3,8) ve gıda (%3,8) gruplarında aylık enflasyon hala çok yüksek.
Özel kapsamlı TÜFE göstergeleri gıda harici kalemlerde aylık fiyat artışlarının zayıfladığını teyit ediyor. Mevsimsellikten arındırdığımız serilere göre C endeksi aylık %2,3, (Şubat: %2,5), B endeksi %2,4 (Şubat: %2,9) yükseldi. B endeksi enerji, tütün ve işlenmemiş gıda fiyatlarını, C endeksi ise enerji, tütün ve tüm gıda fiyatlarını hariç tutuyor.
Mevsimsellikten arındırdığımız verilere göre altın hariç dayanıklı mal fiyatları aylık %1,9 (Şubat: %2,8), enerji ve gıda dışı mal fiyatları %1,4 (Şubat: %1,6), hizmet fiyatları aylık %3,2 (Şubat: %3,3) yükseldi. Aylık kira enflasyonu deprem kaynaklı göç hareketi nedeniyle %4,9’a yükselerek (Şubat: %2,9) bu tabloyu bozuyor.
Aylık fiyat artışları son 5 yıllık ortalamalarına yaklaşırken, son 10 yıllık ortalamalarının hala çok üzerinde. Mevsimsellikten arındırılmış serilerdeki genel eğilim %2,5 civarında bir katılaşmaya işaret ediyor. Buna rağmen önümüzdeki iki aylık dönemde, yüksek baz etkisi sayesinde yıllık manşet ve çekirdek enflasyonda gerileme devam edecek. Önümüzdeki iki aylık dönemde yıllık manşet enflasyonun 8 puan düşerek Mayıs ayında %42’ye gerilemesini bekliyoruz.
Yurt içi üretici fiyatları enflasyonu Mart ayında aylık %0,4 ile çekirdek fiyat artış eğilimindeki zayıflamayı teyit ediyor. Ancak alt kalemler çelişkili sinyaller veriyor. Enerji fiyatları aylık %9 gerilerken, ara malı (%1,9), dayanıklı tüketim malı (%2,0) ve dayanıksız tüketim malı (%4,2) yükseliyor.
Beklentimizin altında gelen Mart verisine rağmen rağmen deprem sonrası yaşanan arz sorunları, devam eden finansal baskılama ve OPEC kararının ardından petrol fiyatlarında yaşanan artış nedeniyle yıl sonu enflasyon tahminimizi %43 olarak koruyoruz. Bu tahmin seçimlerin ardından parasal koşulların kademeli sıkılaşacağı varsayımına dayanıyor. Mevcut politikaların devam ettiği senaryoda da yılsonu enflasyon tahminimizi %52 olarak koruyoruz.
Serhat Gürleyen, Araştırma Direktörü
Dağlar Özkan, Ekonomist