
Küresel hisse senedi piyasalarında hafta ortasında yön arayışının öne çıktığı bir görünüm izlenirken, yatırımcıların odağında Federal Reserve’in 2025 yılının son faiz kararı ve bu karara eşlik edecek yönlendirmeler yer aldı. Wall Street’te S&P 500 endeksi günü %0,09 düşüşle 6.840,51 seviyesinden tamamlarken, Nasdaq %0,13 yükselişle 23.576 puana çıktı. Dow Jones endeksi ise %0,37 düşüşle 47.560 seviyesine geriledi. Piyasalardaki temkinli görünümde, JPMorgan Chase tarafından artan maliyetlere ilişkin yapılan uyarıların etkisiyle bankacılık hisselerinde görülen satışlar belirleyici oldu. JPMorgan hisseleri günü yaklaşık %4’e yakın kayıpla tamamlarken, banka yönetiminin tüketicileri “kırılgan” olarak nitelendirmesi de risk iştahını sınırladı.
S&P 500 sektör dağılımına bakıldığında gün genelinde yatay bir seyir izlendiği görülürken, sağlık sektörü %0,98 ile en zayıf performans gösteren grup oldu. Sanayi hisseleri %0,73, finansallar %0,39 düşüş kaydederken, bilgi teknolojileri %0,12, enerji %0,69 ve tüketici isteğe bağlı sektör %0,16 artışla sınırlı pozitif ayrıştı. Piyasa genelinde yükselen hisse oranı %43’te kalırken, aşağı yönlü hisseler %57 ile çoğunlukta yer aldı.
Avrupa borsalarında ise ABD’ye kıyasla daha dengeli bir görünüm izlendi. Almanya’da DAX endeksi %0,49 yükselişle 24.162 seviyesine çıkarken, güçlü performansın başını finansallar (%1,86), sağlık (%1,04) ve zorunlu tüketim (%2,38) sektörleri çekti. Buna karşılık iletişim hizmetleri, emlak ve materyaller tarafında sınırlı satışlar görüldü. İngiltere FTSE 100 endeksi ise %0,03 düşüşle 9.642 seviyesine gerilerken, enerji ve kamu hizmetleri hisselerindeki satışlar endeksi baskıladı. Fransa CAC 40 %0,69 düşüşle 8.052 puana gerilerken, İspanya IBEX günü %0,13 artışla tamamladı.
Asya piyasalarında görünüm karışıktı. Japonya Nikkei endeksi %0,14 yükselerek 50.655 seviyesine çıkarken, Shanghai endeksi %0,37 düşüşle 3.909 seviyesine geriledi. Küresel volatilite göstergesi VIX endeksi ise %1,26 artışla 16,87 seviyesine yükselerek Fed kararı öncesinde tedirginliğin artmakta olduğuna işaret etti.
Şirket haberleri tarafında JPMorgan artan maliyet beklentileriyle öne çıkarken, Microsoft’un Hindistan’da yapay zekâ ve bulut yatırımları için 17,5 milyar dolarlık yatırım planı piyasalar tarafından olumlu karşılandı. Google Avrupa Birliği’nde rekabet soruşturmasıyla baskı altına girerken, PepsiCo aktivist fonlarla anlaşarak maliyet düşürme ve ürün gamında daralmaya gitme kararı aldı. Trafigura’nın güçlü kârlılığı dikkat çekerken, Avrupa savunma hisseleri Almanya’nın 52 milyar euroluk yeni savunma harcaması programı haberleriyle yükseldi. Çin’de ise Vanke’nin offshore borçlarına ilişkin artan yeniden yapılandırma söylentileri emlak sektörüne yönelik risk algısını yüksek tutmaya devam ediyor.

Döviz ve emtia piyasalarında dolar endeksi (DXY) %0,14 artışla 99,20 seviyesine yükselirken, EUR/USD paritesi %0,10 düşüşle 1,1633’e geriledi. GBP/USD paritesi %0,19 düşüşle 1,330 seviyesine inerken, Japon yeni dolar karşısında %0,64 değer kaybetti. Değerli metaller tarafında altın %0,56 yükselerek 4.241,30 dolar seviyesine çıkarken, petrol cephesinde zayıf görünüm sürdü. WTI ham petrol %0,90 düşüşle 58,35 dolara gerilerken, bakır %2,09 düşüşle 533 dolar seviyesine indi.
Eurotahvil Piyasaları
Küresel piyasaların ana gündemini ise Fed kararı öncesinde artan belirsizlik, global tahvil piyasalarındaki satış baskısı ve yapay zekâ yatırımlarına yönelik borçlanma tartışmaları oluşturmaya devam ediyor. Avustralya Merkez Bankası’nın gevşeme sürecinin sona erdiği yönündeki mesajları ve Avrupa Merkez Bankası cephesinden gelen daha temkinli açıklamalar, küresel çapta “faiz indirimi döngüsünün sonuna yaklaşıldığı” algısını güçlendiriyor. Bu durum, özellikle uzun vadeli tahvil getirilerinde yukarı yönlü riskleri canlı tutuyor.
ABD tahvil piyasasında ise Hazine’nin 10 yıllık tahvil ihalesi sonrasında getiriler yukarı yönlü hareket etti. 2 yıllık getiri 3,61% seviyesine 3,3 baz puanlık artışla yükselirken, 5 yıllık getiri 3,78%, 10 yıllık getiri 4,18% ve 30 yıllık getiri 4,81% seviyesine çıktı. Getiri eğrisindeki bu yukarı yönlü hareket, Fed’in kararına yaklaşılırken “şahin bir faiz indirimi” ihtimalinin piyasalarda fiyatlanmaya başladığına işaret etti. Piyasa katılımcıları, Fed’in yarın faiz indirimine gitse bile 2026 yılı için indirim sinyallerini sınırlayabileceğinden endişe ediyor. Para piyasalarında 2026 yılı için yalnızca iki faiz indirimi fiyatlanıyor.
Kredi risk primi tarafında Türkiye’nin 5 yıllık CDS’i günü 226 baz puan seviyesinde yatay tamamlarken, Brezilya CDS’i 143 baz puana 1 baz puan geriledi. Güney Afrika CDS’i ise 2 baz puan artışla 141 seviyesine yükseldi. Türkiye CDS’inin 225–230 bandında dengelenmeye devam etmesi, global oynaklığa rağmen ülke risk algısında şimdilik belirgin bir bozulma olmadığını gösteriyor.














