Bilanço dönemi yaklaşırken biraz da resme uzaktan bakmak ve son günlerin popüler ismi Open AI’ı konuşmak gerekiyor.
21.yy mobil cihazların yükselişi ve beraberinde uygulama kavramının yükselişi ile çok farklı, bazen de anlaşılması zor bir ekonomik dönüşüme sahne oldu. Amazon, Google, Microsoft, Meta, Apple gibi şirketlerin farklı bir verimlilik ve güce sahip olarak karşımıza çıktıkları bu dönem bugün bir Open AI-Nvidia işbirliği ile tehdit mi ediliyor, bu zamana kadar neden hiç edilmedi? Bu sorulara biraz değinmeye çalışacağız.
Instagram, Youtube, Facebook, bu uygulamaları neden severiz? Muhtemelen herkesin verecek farklı bir cevabı vardır ve bir yerden sonra ekosistem etkisi olduklarını ileri sürmek oldukça kolay, haklı da bir cevap. Ancak bu ekosistem etkisini yaratana kadar süreç gerçekten anlatıldığı gibi düşük bir giriş bariyeri ve arayüz başarısından mı ibaret, orası biraz şaibeli.
Meta şirketi, strateji olarak mobil ve desktop bilgisayarlardan yükselen hardware ve dijitalleşme devriminde cihaz “agnostik” bir tutum ile bu dalganın üzerinde sörf yapan bir şirket olmayı seçerken Google internetin bir düzenleyiciye ihtiyacı olduğu ihtiyacını erken fark edenlerden olup mobil taraftaki başarısı ile tüm rakiplerini silip süpürdü geçtiğimiz 25 senede. Bu alanlarda başarılarını elde ettikten sonra ise artık o eski heyecanlı start-up görüntülerinden biraz daha eskinin petrol devlerini hatırlatan bir yapıya evrildiklerini gördük. Bugün baktığımızda Meta’nın uygulamaları arkasında en üst düzey makine öğrenmesi uygulamalarının, en güçlü algoritmaların, en üst düzey öneri mekanizmalarının ve en kaliteli reklam ekonomisinin yer aldığı bir yapı kümesi. Google tarafına baktığımızda ise dava raporunda detaylı olarak bahsettiğim reklam alanındaki muazzam gücü ve arama motorunun gündelik aktivitelerinde çalışan yazılımlara dayanan bir yapı karşımıza çıkıyor. Amazon tarafına baktığımızda ise çok yüksek bir veri işleme kapasitesi üzerinden kullanıcıları tüketim dağılımının en uçlarına kadar ittirmeyi hedefleyen, isteklerinizi çok hızlı anlayan öneri mekanizmalarını görüyoruz. Bu şirketlerin her biri arkada yer verdikleri bu teknolojik avantajı yılda milyarlarca dolar ödeyerek ediniyorlar. Bir noktadan sonra kendi veri işleme becerileri o kadar yüksek ölçeğe varıyor ki hepsi birer veri merkezi denen yapı spin off edecek ve veri depolama, işleme gibi hizmetler ile beraber aslında ölçekli yazılım ekonomisinin de merkezine oturmuş durumdalar. Yani aslında Instagram’ı değil, arkasındaki bu teknolojik gücü seviyoruz ve Meta şirketi hangi uygulamayı satın alırsa alsın onu da muhtemelen seveceğiz. Google kullanıyoruz çünkü arkasındaki tüm bu talep-arz temasını oluşturan algoritmalara ödenen milyarlarca dolar herkesin kolayına geliyor. Ortada net bir teknoloji kullanma avantajından bahsediyoruz, bu avantaj önceki yıllarda dev şirketlerin sahip olduklarından çok daha büyük ve görkemli bir avantaj. General Motors ve Ford gelip de bir perakende işi yapamıyorlardı ve Exxon çıkıp da araba üretemiyordu, ancak dijitalleşme, her şeyi değiştirdi ve bugünün devleri her şeyi yapmaya muktedir oldular. Veri işleme kapasiteleri sayesinde sağlık start up şirketlerini satın aldılar, AI ve ML süreçlerindeki güçleri sayesinde otonom sürüş şirketlerine ortak oldular, ölçekleri sayesinde edindikleri veri merkezleri sayesinde kurumsal yazılım alanına el attılar ve bitmeyen iş döngüleri yaratmayı başardılar. Sonucunda da uygulamalar alanının getirdiği ölçek sayesinde dijital çağın monopol şirketleri oldular ve birer Exxon’dan farksız hale geldiler.
Gündelik hayatımıza baktığımızda kullandığımız uygulamalar arasında gerçekten Meta ve Google ile yarışabilecek kaç tane şirket sayabiliriz, muhtemelen çok az sayıda uygulama çıkacaktır, gündelik geçirdiğimiz zaman olarak baktığımızda ise fark daha dramatikleşiyor. Bunlara son dönemde rakip olabilmiş tek şirket Tik-Tok uygulaması oldu. Sanırım bu örnek demek istediğimi daha iyi anlatıyor. Şimdi ise Open AI, çok farklı bir yıkıcılık ile geliyor.
Open AI modelleri bir süredir benchmark değerleri üzerinden çok tartışıldı ve bu noktaya indirgendi. GPT-5 çıktıktan sonra herkes Google daha iyi bir model tanıtacak diye GPT-5’e burun kıvırdı ve AI’ın ciddi bir durgunluk yaşadığını söyleyenlerle dahi karşılaştık. Ancak işin aslı, Open AI özellikle o3 modeli ile birlikte standartlarını değiştirdi ve kullanışlılık ve AI agent’lara odaklı bir model mimarisine gitti.
O3 modeli ile birlikte Open AI arama özelliklerini çok geliştirdi ve daha öncesinde ödül mekanizması kandırmacası olarak tanımlayabileceğimiz sorunlarda ciddi yol kat etti. Örnek vermek gerekirse eskiden bir modele basketbol oyununda sayı at dediğinizde model eğer buradaki soru yeterince kapsamlı değil ise gidiyor ve steps, oyun alanı çizgileri gibi kavramları ihlal ederek potanın dibine kadar gidip sayı atıyordu. O3 modeli ile ödül mekanizmalarında ve mantık süreçlerindeki adımları daha detaylı çalışarak bu sorunlarda önemli yol kat ettiler ve GPT-5 modeli ile artık gerçekten arama konusundan çok güçlü bir noktaya gelmeyi başardılar. Artık GPT modelleri dışarı ile de ciddi bağlantılar kurabilen bir noktaya gelmiş durumda. GPT-5’in bir diğer güçlü yanı ise agent’lar ile çalışmaya çok müsait bir yapı olması oldu. Open AI, kendisini gittikçe bir uygulama olarak özelliklerini geliştirme yoluna girmişti. Geçtiğimiz günlerde ise malumun ilanını gördük.
Sora-2 modelinin çıkması ve bunun Tik-Tok benzeri bir videolu sosyal mecra olacağı açıklaması çok yankı uyandırdı ve Sora-2’nin fizik kanunları ile olan ilişkisi ve yaratıcılığı herkesi hayran bıraktı. Ancak Open AI, bir alışveriş uygulaması da ekleyeceklerini ifade etti ve burada Stripe şirketi ile birlikte geliştirdikleri Agentic Comemerce Protocol (ACP) sayesinde satıcı, Open AI ve alıcı arasındaki alışveriş operasyonunun gerçekleştirileceğini belirtti. Stripe bu konuda open source olarak platform geliştiren bir şirketti ancak burada Open AI ile birlikte geliştirilmiş bir protokol mevcut. Ölçek olarak Open AI’ın burada süreci nasıl kendi içerisinde yutacağını tahmin etmek zor değil. Daha önce alışveriş uygulaması getirmek elbette başka şirketlerin de aklına gelmişti, örneğin Perplexity AI. Perplexity yalnızca Pro üyeliklerden aldığı ücretlerden gelir yaratması nedeniyle yatırımcılarından tepki alan bir şirketti ve alışveriş tarafını entegre ederek yeni bir gelir kalemi yaratmak istediler. Ancak bunu başaramadılar, birinci nedeni bir alışveriş sepeti yapamamış olmalarıydı. Bir şeyler almak istediğiniz sizi sitenin dışarısına çıkarıyordu ve bu nedenle birden fazla ürünü alamıyordunuz aynı anda. Bu sorun Perplexity’nin süreçte başarısız olmasının ana nedenlerinden bir tanesi idi. Şimdi ise Open AI’ın alışveriş sepetleri ve uygulamadan hiç çıkmadan sürecin tamamlanabildiği bir yapı oluşturduğu görülüyor. Shopify ve Etsy ile anlaşıldığını görüyoruz şu aşamada. Bu protokoller sayesinde Google ve Meta’nın reklam üzerinden başardığı ekonomik ekosistemi de kurma adımlarının atıldığını görüyoruz.
Open AI bir süper app olma yolunda ilerliyor ve agentic olarak bu kapasiteye, ölçeğe ve model gücüne sahip olan başka bir şirket şu anda mevcut değil. Anthropic kodlama alanında muhteşem, Google ise maliyet tarafında çok başarılı ancak bir süper app haline gelebilecek bir ölçek ve agentic kabiliyet hiçbirinin modellerinde mevcut değil. En başta konuştuğumuza dönecek olursak, dev teknoloji şirketlerinin bastıkları halı kayıyor olabilir. İlk kez teknoloji olarak cevap vermekte zorlandıkları bir şirket ile karşı karşıyalar. Hegemonyalarının yazılım ayağını kaybediyor gibi görünüyorlar, ancak hardware tarafı diye sorulabilir? Nvidia- Open AI anlaşmasının aslında temelinde tam da bu nokta var.
Veri merkezi ekonomisine baktığımızda özel serverlardan ayrılmasının en önemli etkenlerinden bir tanesi yazılımları en uygun şekilde çalıştırabilen özel çiplerdi. Amazon bunu çok erken kavramış ve çok erken aksiyon almış bir şirketti, AI döneminde ise Google burada başı çekiyor. Ancak Nvidia’nın ve GPU’ların gücü ve esnekliği, özel çiplerin şu anda ulaşabileceği bir gerçeklik değil. Google’ın TPU’ları dışarıya satma söylentilerinin gerçekleşmesi için TPU ekibinin çok değişimler geçirmesi gerekiyor. Neticesinde, Oracle’ın yükselişini, CoreWeave diye bir şirketin adını, Nebius, Crousoe gibi şirketleri görmüş olduk. Bunların hepsi Nvidia çipleri satmaktan çok başka bir iş yapmıyorlar aslında ancak sadece Open AI değil, Google Cloud dahi AI görevlerinde bu şirketleri ziyaret etmek zorunda kalıyorlar. Hal böyleyken, Google’ın TPU, Amazon’un Trainium, Meta ve Microsoft’un da kendi projelerine ağırlık vermeleri, Nvidia’nın da aksiyonlar alması gerektiği anlamına geliyor.
Geçtiğimiz günlerde CoreWeave ile yapılan yeni anlaşma ile model değişimlerinde azalacak talep ve çip başına zarar etme riskini Nvidia artık kendi bilançosuna almış durumda ve birçok yeni ürünü ile de ayak izini veri merkezi ekonomisinde aslında geliştiriyor. Open AI’ın eski devler ile mücadele edebilmesi için elinden tutacak bir deve ihtiyacı vardı, yoksa işlem gücü tarafında geride kalacaklardı, Nvidia da o eli uzatıyor çünkü kendisi de devlerin arasında tek başına bir cephe açmak durumundaydı.
Özetle Open AI, her şeyi almak için geliyor. AI sayesinde artık yazılım süreçleri çok kolay ancak uygulama yaratmak ve bunları entegre çalıştırmak şu anda zor, Open AI bunu yapmaya muktedir görünüyor. Sonraki aşamalarda mail kontrol etme, tatil planı yapma, taksi çağırma, yemek sipariş etme, konaklama için otel ayarlama gibi süreçlerin de buraya entegre olması muhtemeldir ve bugün bu işleri yapan tüm şirketlere artık çağırdığımda gelen bir veri deposu olacaksın demesi muhtemel. Sonrasında ise kişilere bir şirket kuran ve uygulama üzerinden yönetilen, idare edilen bir şirket yaratmak vizyonu, tüyler ürpertici. Düşünüldüğü gibi herkesin süper app olacağı bir dönemde değiliz, Open AI’ın bu adımlarına tepki olarak Meta, Google, Amazon da kılıçlarını çekecektir ve çekiyorlar da. Küçükler için hayat çok zor olacak çünkü Open AI ve dev teknoloji şirketlerinin çarpışması etrafındaki tüm şirketlerin değer zincirindeki önemini çok azaltacak bir noktaya gidecek gibi görünüyor. Geçtiğimiz günlerde Meta’nın bir dating uygulaması üzerinde çalıştığı haberini de Open AI’ın agent bazlı süper app vizyonundan ayrı düşünmemeliyiz. AI rallisinin belirli isimlerde yoğunlaşarak devam etmesi, yazılım evreni için 2026 yılının bize göstereceği acı gerçeklerden biri olabilir.
Utku Oktay Acundeğer