Yaklaşan Fed toplantısı öncesinde ABD ekonomik verileri ve bilançoların yön verdiği piyasalarda hafta ortasına kadar daha temkinli olan yaklaşım, haftanın ikinci yarısında daha pozitif bir seyir izledi. ABD tarafında yüklü hazine ihraç takviminin yanı sıra, Türk bankaları da uzun aranın ardından ihraç aktivitesine katıldı. Türk hazine kıymetlerinde hafta genelinde izlenen yatay seyre rağmen, geçtiğimiz hafta kapanışına kıyasla daha iyi performans gözlemlendi. Ülke risk primi ise, pozitif performansı geriden takip etti ve 555 seviyesinde kapanış oldu.
EM tahvil ihraçlarının, son yılların en yüksek Ocak ayı aktivitesini gösterdiği ortamda, Türk eurobondlarında da son birkaç haftada peş peşe gelen ihraçların ardından, kıymet performansı daha çok yatay kaldı. Hazine tarafında bu ay içinde ihraç edilen 2033 vadeli kıymette yabancıların yüklü aktivitesi öne çıksa da, işlemler oldukça dar bir bantta gerçekleşti. Getiriler daha çok 9,60-70% aralığında kalırken, getiri eğrisi genelinde 9% seviyesinin üzerinde kalınmaya devam edildi. Haftalık olarak 6-12 baz puan daralma olurken, lokal aktivitesinde belirgin bir değişim olmadı. Şirket tarafında, Eximbank ve Ziraat Bankası’nın üç yıl vadede arka arkaya gerçekleştirdiği ihraçlar, iki senenin ardından şirket tarafında da hareketlilik yaratarak fiyatların olması gerektiği seviye konusunda da fikir verici oldu. Eximbank 9,60%, Ziraat Bankası ise 9,75% oranla $500 milyon borçlanırken, ihraç sonrası Eximbank’ın performansı görece daha kuvvetli oldu.
Üye ve Müşterilere Özel İçerik
Yazının devamını okumak için hemen giriş yapın!