Aralık ayı ödemeler dengesi verileri yerli bankaların yurtdışındaki muhabir hesaplarından ülkeye mevduat girişi ve Hazine eurotahvil ihracı sayesinde rezervlerin 2,4 milyar dolar arttığını gösteriyor. Yaşanan devasa dış ticaret şokuna ve negatif küresel koşullara rağmen 2022 yılında rezervlerin swap hariç 6,7 milyar dolar yükselmesi önemli bir başarı. Ancak kötüleşen cari denge ve yaşadığımız deprem felaketi sebebiyle bu tabloyu sürdürülebilir bulmuyoruz.
Aralık ayında cari açık 5,9 milyar dolar ile piyasanın tahmininin (5,6) üzerinde, İş Yatırım’ın tahmine (6,0) yakın geldi. Altın ve enerji dışı cari fazla ise 3,5 milyar dolar. Yıllıklandırılmış bakıldığında, cari açık 46,0 milyar dolardan, 48,8 milyar dolara, birikimli çekirdek cari fazla (altın ve enerji hariç) 50,2 milyar dolardan 50,8 milyar dolara yükseliyor. 48,8 milyar dolarlık cari açık 2022 milli gelir tahminimizin %5,9’una denk geliyor.

Cari dengenin alt kalemlerine baktığımızda 8,1 milyar dolarlık dış ticaret ve 0,3 milyar dolarlık gelirler açığına karşı 2,5 milyar dolarlık hizmetler fazlası görüyoruz. Hizmetlerin alt kalemlerinde turizm geliri beklediğimizden daha az, taşımacılık gelirleri daha yüksek. Buna rağmen turizm kaynaklı aylık brüt döviz girişleri 2019 Aralık seviyesinin %129’una denk geliyor. Bu oran 2022’nin tamamı için %123 düzeyinde. Öte yandan dikkat çekici bir yükseliş ile 0,6 milyar dolara çıkan turizm giderleri 2010 Kasım ayından bu yana en yüksek seviyede. İçerideki yüksek enflasyona rağmen kurun istikrar kazanması, yani Türk lirasının reel olarak değerlenmesi, yurtdışı seyahatlerini teşvik ediyor.

Aralık ayında finans hesabından 7,9 milyar dolarlık giriş görülüyor. Aktör bazında bakıldığında genel hükümetten 2,8, bankalardan 4,5, şirketlerden 0,3 milyar dolar giriş görülüyor. Doğrudan yatırımlardan 0,4 milyar dolarlık girişi büyük oranda şirketlerin hanesine ekleyebiliriz.
Alt detayları kanal bazında incelediğimizde efektif ve mevduattan 5,4, portföyden 0,8, kredilerden 0,7, ticari kredilerden 0,6 milyar dolar giriş görülüyor.
Efektif ve mevduat kalemini yakından incelediğimizde yerli bankaların yurtdışındaki muhabir hesaplarından 4,2 milyar dolar getirdiğini, yabancı kişilerin Türkiye’deki hesaplarına 1,5 milyar dolar aktardığını ancak yabancı bankaların Türkiye’den 0,3 milyar dolar mevduat çıkardığını görüyoruz. Yerli bankalar son üç ayda yurtdışındaki hesaplarından Türkiye’ye 10,6 milyar dolar aktarmış oluyor. Yüksek cari açığa rağmen rezervlerin yükselmeye devam etmesi bu hareketten kaynaklanıyor. Portföyün detaylarına baktığımızda ise Hazine eurotahvil ihracından 2,0 milyar dolar giriş, yabancıların hisse senedi satışlarından 0,6 milyar dolar, banka eurotahvil itfasından 0,7 milyar dolar çıkış görüyoruz.

Kredilere baktığımızda, genel hükümetten 0,8 milyar dolar net borçlanma, bankalarda 0,3 milyar dolar, şirketler kesiminde 0,3 milyar dolar net borç ödemesi görüyoruz. Tahvil ve kredilere beraber baktığımızda benzer bir durum söz konusu. Aralık ayında uzun vadeli dış borç çevirme oranları bankalar için %58 (2022 yılı %56), şirketler için %82 (2022 yılı %161) seviyesinde. 2021 yılında bu oranlar bankalar için %88, şirketler için %142 seviyesindeydi.
Özetlemek gerekirse 5,9 milyar dolar cari açık, 7,9 milyar dolarlık finansman girişi ve 0,4 milyar dolarlık net hata noksan girişiyle birleşince ödemeler dengesinde 2,4 milyar dolarlık rezerv artışı görüyoruz. Bu sayede, 2022 yılında 12,3 milyar dolar rezerv artışı sağlanıyor. Swaplara göre düzeltme yaptığımızda artış 6,7 milyar dolara geriliyor. Dış ticaret dengesi bozulurken rezervlerdeki artışı sürdürülebilir bulmuyoruz.
İhracatın 19,4 milyar dolara gerilediği, ithalatın ise 33,7 milyar dolara yükselerek rekor kırdığı Ocak ayında 10 milyar dolar civarı cari açık tahmin ediyoruz. Hisse senedi, DİBS ve eurotahvilde ihraç, itfa ve yabancı hareketlerini netleştirdiğimizde portföyden 1,5 milyar dolar net giriş hesaplıyoruz. Yüksek frekanslı verilere göre TCMB brüt döviz rezervleri Ocak ayında 6,7 milyar dolar, altın dahil toplam brüt rezervler 1,6 milyar dolar azalıyor.
2023 yılı için 33 milyar dolar cari açık tahminimiz (2023 milli gelirinin %3,6’sı) üzerinde deprem kaynaklı zararlar nedeniyle yukarı yönlü riskler artıyor. Ülke kaynaklarının depremzede nüfusu desteklemeye, konutların yeniden inşasına ve altyapının onarılmasına yönlendirilmesi ihracatı baskılayacak, depremden etkilenen bölgenin 2022 yılındaki 20 milyar dolarlık ihracatı büyük oranda gerileyecektir. Böyle bir ortamda ithalatın baskılanması zorlaşacaktır. 1999 yılında olduğu gibi yabancı turist sayısında deprem endişesi kaynaklı gerileme yaşanabilir.
Serhat Gürleyen, Araştırma Direktörü
Dağlar Özkan, Ekonomist