ABD & Avrupa Hisse Senedi Piyasaları
ABD hisse senedi piyasaları Çin ile ABD arasındaki ticari gerilimin azalması yönünde sinyaller ve güçlü istihdam verileri sonrasında Cuma gününü değer artışlarıyla tamamladı. Tarım dışı istihdam verisi Nisan ayı için 138 bin beklentisinin üzerinde 177 bin olarak açıklanırken Mart ayı verisi 228 bin seviyesinden 185 bin seviyesine revize edildi. Özel sektör verisi 125 bin beklentisinin üzerinde 167 bin olarak kayda geçerken imalat istihdam ise 5 bin azalması beklenirken bin azaldı. İşzislik oranı beklentilere parallel %4,2 seviyesinde sabit kalırken istihdama katılım oranı %62,5 beklentisine parallel %62,6 olarak kayda geçti. Saatlik ücretler %0,3 artması beklenirken %0,2 olarak aylık artış gösterirken yıllık artış %3,9 beklentisinin altında %3,8 olarak kayda geçti. Mart ayı fabrika siparişleri verisi ise %4,5 olarak açıklanması beklenirken %4,3 seviyesinde açıklandı. Dayanaklı mal siparişleri son revizyonu ise %9,2 seviyesinde sabit kaldı.
Avrupa endeksler enflasyon verisi ve PMI verisi eşliğinde güçlü bir Cuma günü seansı geride bıraktı. Euro Stoxx 50 endeksi %2,42 primlenerek 5.285 seviyesine yükselirken FTSE 100 %1,17, CAC 40 %2,33 ve DAX %2,62 değer kazandı. Euro Stoxx 50 endeksinde en çok değer kazanan sektörler %4,20 ile bilgi teknolojileri, %3,97 ile sanayi ve %2,32 ile takdirsel tüketim olurken değer kaybeden sektörler -%0,54 ile enerji ve -%0,24 ile altyapı oldu. Bugün açıklanan verilerde Euro Bölgesi TÜFE verisi %2,1 beklentisinin üzerinde önceki aya parallel %2,2 olarak açıklanırken PMI verisi ise dört ay üst üste artış göstererek 32 aylık en yüksek seviyesine erişirken 48,7 beklentisinin üzerinde 49 olarak kayda geçti. Kurumsal haberlerde AstraZeneca üç dozlu tedavisi Breztri Aerosphere’in astım tedavisine yönelik Faz 3 denemesinde hedeflerine ulaştıklarını belirtti ve akciğer fonksiyonlarda istatistiksel olarak klinik açıdan önemli iyileşmeler sağladığını açıkladı; şirket %1,38 değer kazandı. Equinor ise Brezilya’daki Peregrino petrol sahasındaki %60 oranındaki işletme payını PRIO’ya $3,5 milyar karşılığında devretmek üzerine anlaştığını açıklamasıyla %0,76 primlendi. Hollanda menşeli banka ING ise güçlü bir bilanço ve €2 milyar hisse geri alımı sonrasında %7,38 primlenerek Euro Stoxx 50 endeksinde en çok primlenen şirket olarak dikkat çekti.
ABD endeksleri genele yayılan alımlarla haftaya güçlü bir kapanışla noktayı koydu. S&P 500 endeksi %1,47 değer kazanarak 5.686 seviyesinden günü sonlandırırken Dow Jones %1,39 ve Nasdaq %1,51 değer kazandı. S&P 500 endeksinde işlem gören on bir sektörün tamamı değer kazanırken en çok değer kazananlar %2,30 ile iletişim servisleri, %2,15 ile finans ve %1,81 ile sanayi oldu. Dün kapanışın ardından bilanço açıklayan Amazon ve Apple tarife gelişmeleri sebebi ile daha zorlu geçecek çeyrekler ön gören açıklamalar yaparak seans sonrası işlemlerde sert geri çekilirken Amazon nispeten seans içerisinde daha güçlü kalabildi, şirketler sırasıyla %0,12 ve %3,74 değer kaybetti. Tarife haberlerinin ardından sert geri çekilen Boeing ve Nike ise Çin ile ABD arasında ılımlıya dönen haberlerin ardından sırasıyla %1,46 ve %3,21 değer kazandı. Finansal hizmet ve dijital ödeme şirketi Block ise beklentileri karşılayamayan bilanço ve brüt kar ön görüsünde aşağı yönlü revizyon sonrasında %20,43 değer kaybetti. Telekominikasyon şirketi Motorola Solutions da beklentilerin altında kalan 2. çeyrek gelir beklentisinin ardından %7,46 geriledi. Geri kalan FAANG hisselerinin günlük performansları ise Meta %4,34, Netflix %2,03 ve Google %1,69 oldu.
Pazartesi günü ABD tarafında ISM hizmet verileri takip edilecek, Avrupa tarafında ise Sentix yatırımcı güveni verisi takip edilecek.
Emtia & FX Vadeli Kontratları (Futures)
Haftanın son işlem gününde ABD ile Çin arasında ticaret görüşmeleri yeniden gündeme geldi. Çin Ticaret Bakanlığı, ABD’li yetkililerin müzakere talebinde bulunduğunu açıkladı ancak görüşmelerin başlayabilmesi için samimiyet ve saygı beklediklerini vurguladı. ABD Hazine Bakanı Bessent ise ilk adımın Pekin’den gelmesi gerektiğini belirtti. İki ülke ekonomilerinde tarifelerin yarattığı baskı, görüşmelere zemin hazırlarken; Çin’de fabrika üretimi ve ihracat siparişleri geriledi, ABD ekonomisi de daralma yaşadı. Bu gelişmelerin yanı sıra, Trump’ın Çin’e karşı sert tutumuyla tanınan Marco Rubio’yu geçici ulusal güvenlik danışmanı olarak ataması, müzakerelerin seyrini karmaşıklaştırabilecek bir adım olarak değerlendiriliyor. Ekonomik veri takvimi açısından haftanın en dikkat çekici başlığı, tarım dışı istihdam verisi oldu. 138 bin olan piyasa beklentisine karşılık veri 177 bin olarak açıklandı. Bu güçlü sonuç, resesyon endişelerinin zayıfladığına işaret ederek piyasalarda ilk etapta güven yarattı. Ancak, verinin etkisiyle Fed’in faiz indirimi beklentileri bir miktar azalsa da yıl sonuna kadar üç faiz indirimi olasılığı piyasalar tarafından hâlâ yüksek ihtimalle fiyatlanıyor. İşsizlik oranı ise %4,2 ile beklentiye paralel gerçekleşti. Dolar endeksi, güne 100,16 seviyesinden satıcılı başladı. Tarım dışı istihdam verisinin ardından kısa süreli yükselişle 100 seviyesinin üzerine çıksa da, %0,28’lik düşüşle 99,96 seviyesinde işlem gördü. G10 para birimlerinin tamamı dolar karşısında değer kazanırken, %1 ile en çok yükselen para birimi Avustralya doları oldu. Gelişmekte olan ülke para birimleri de dolara karşı genel olarak pozitif seyir izledi. EUR/USD paritesi ise seans içinde 1,1380 seviyesini test ettikten sonra bir miktar geri çekilse de 1,13 seviyesinde hafif pozitif kaldı. Ons altın veri akışları ile riskli varlıklara yönelimin olması ve doların değer kazanımı ile negatif seyir izliyor. Seans içinde $3260 seviyesine kadar alımlar olsa da %0,31 düşüş ile $3229 seviyesinde işlem görüyor. Geri çekilmeler olsa da $3200 seviyesi üzerinde kalıcılık sağlanmaya devam ediyor.
Eurotahvil Piyasaları
ABD tahvil piyasasında, güçlü istihdam verileri sonrasında yükseliş dikkat çekti. İki yıllık tahvil getirileri, veri açıklanmadan önce %3,71 seviyesindeyken, 12 baz puanlık artışla %3,83’e yükseldi ve Ekim ayından bu yana en büyük iki günlük yükselişe yöneldi. 10 yıllık getiriler de yaklaşık 11 baz puan artarak %4,32’ye çıktı. 30 yıllık tahvillerde ise 7 baz puanlık artışla %4,80 seviyesi görüldü. Avrupa tahvil piyasalarında da benzer şekilde satış baskısı görüldü. İngiltere 10 yıllıkları 2,8 baz puan yükselişle %4,50’ye, Almanya 9 baz puan artışla %2,53’e, Fransa ise 8,2 baz puan yükselerek %3,24’e çıktı. Türkiye tarafında ise CDS risk primi, güne 360 baz puandan başladıktan sonra 11 baz puan düşerek 349 seviyesine geriledi. Türkiye 10 yıllık tahvil getirileri de CDS’teki düşüşe paralel olarak yaklaşık 2,5 baz puan gerileyerek %7,62 seviyesinde alıcılı bir seyir izledi.